Korkunun Kendisi Olan Şeytanlar

Korkunun Kendisi Olan Şeytanlar
Selam :)
Şeytanların belirgin olan özelliklerinden birinden daha bahseceğim tatlım.
Daha önce ne demiştik.
1 - Onlar her zaman ve her durumda kendi menfaatlerini ve kendi isteklerini önemserler, sende nasıl erdemler, nasıl güzellikler, nasıl üstün özellikler olursa olsun, onlar bunlardan faydalanarak kendilerini düzeltmek değil direk bunlara sahip olarak onları kullanmak ve kendi şeytanlıklarında yer edindirmek isterler demiştik...

2 - Onlara ne söylersen söyle anlamazlar, dinlemezler yine kendi bildiklerini okurlar demiştik. Nasıl açıklamalar ve felsefeler yaparsan yap onların formsal özelliği olarak bunlardan ders almak ve kendilerini düzeltmek gibi bir durumlarının olmadığından bahsetmiştik...
Şimdi size üçüncü en belirgin olan özelliklerinden bahsedeceğim...
Aslında onları çok daha iyi tanımlayan şey yasak bilgilerinin bütünlüğünden oluşan halleridir.
Yani onları uygulamaları ile ilgili olan bütün bir yaratık hali olmalarıdır ama en belirgin olarak içlerinden bir tanesi bahsedilmeye değerdir...
Bu da korkudur tatlım...

Bildiğiniz bütün korkularımızın kaynağı onlardır.
Onlar korkunun kendisidirler.
Kendi formsal özellikleri tamamen korkularla ilgilidir ve en çok korkak olanlarda bu sebeple onlardır.
Dünya yaşamında korku kavramı bazı yozlaşmalara neden olmuştur. Mesela sana saldıran 10 kişi varken ve ellerinde bıçaklar olsun diyelim ve sen tek başınasın ve hiç bir şekilde savunma imkanın yok kendini ve senin kaçman korkmaktan dolayı değildir tatlım, bu kaçış cesurca bir davranıştır ve sen o kavgaya bu şekilde girersen kaybeceğin kesindir.
İşte bu kaçışı korkmak olarak nitelendirerek insanların kendi canlarını korumakla ilgili olan davranışları bu şekilde korku ismiyle yozlaştırılmıştır. Ve bu duruma bir erdemsel özellik şeklinde bakarak Nerlik ismi ile yeni bir tanımını yaptık... Tık.
Aslında korkmak başka bir durumdur.
Korku başlı başına bir enerjetik durumdur.
Yani korkulduğu zaman bunu varlıklar bütün özellikleri ile, bedeni ile zihni ile anlayışı ile yaşarlar, bir olumsuz durum içerisine girerler.
Size örnek vermem gerekirse, bu gibi yaratıklarla yan yan geldiğinizde, nasıl sobanın yanında iken sıcaklığı hissediyorsanız işte aynı şekilde korku ile ilgili sebepsiz yere birden bire sıcaklığa benzer şekilde etkileşimleri hissetmeye başlıyorsunuz, çevrelerine kendilerinden korkulması ile ilgili etkiler yayıyorlar ve istesende istemesende bir korku, bir negatif endişe içerisine girmeye başlıyorsun...
İşte bunun çözümü de cesaret ve sevgi ve vissanın içeriğinde olan bir çok erdemi yaşatmaktan geçmektedir.

O etkilerin karşısında cesurca durabilmek ve korkmamak şeklinde bir durumu yaşatmakla ilgili olduğunda o etkiler artık etkisizleşmektedir ve bu erdemler o etkilere karşı kalkan durumu görmektedir.
Onlar korkunun bizzat kendisi olmalarından dolayı en çok korkanda onlardır.
Üzerlerine cesurca yürüdüğünüzde kaçarlar ancak arkanızı döndüğünüzde hemen saldıranda onlar olurlar.
Bunu dünya yaşamında insan hayatlarına uyumladığımızda arkasında durduğunuz doğru ve haklı davalarınızla ilgili cesurca ve zekice olan davranışlarınızdan asla vazgeçmeden yolunuza devam etmelisiniz ve onların tehditlerinden ve korkutma çalışmalarından hiç bir şekilde etkilenmemelisiniz.
Cesaret korku ile ilgili meydana gelmiş olan bütün olayların üstesinden akıl ve mantık ve zeka ile gelebilmektir.
Yoksa kabadayılık şeklinde insanların üzerine yürüyerek kavgalara karışmak şeklinde bir durum değildir.
Korkular, tamamen obsedör yaratıkların kendilerinin ortaya çıkardığı ve kendi formsal özelliklerinin en belirgin yapısı olan kavramlar ve durumlardır.
Bu gibi yaratıklarla yan yana geldiğinizde hiç bir sebep ve durum ve olay yokken birden korku içinde olduğunuzu hissedersiniz, yani bir korku içindeyim ama nedenini bilmiyorum şeklinde ifadelerde bulunursunuz.
Korku, ilgili olduğun şey, durum, an ve olaylarla ilgili olarak ilgili olan alanları, kişileri geri durmalarını, pes etmelerini, vazgeçmelerini sağlayıcı, geri götürücü özellikleri ile tanımlanabilen aslında enerjetik bir durumla meydana gelen ve adenel yaşamında davranışlara da yansıyan olumsuz bir eylemdir.

Bu sebeple korkunun enerjetik ve etkilerle meydana getirilen obsedör bir durum olduğunu bilerek, yeri ve zamanına ve imkanlarınıza göre cesurca davranmayı kendinize ideal edinerek korkularla baş edebilirsiniz.
Yani sen haklı isen, davanda doğru ve namuslu ve dürüst isen korkacak bir şey yok tatlım.
Seni tehdit etmeleri ve göz dağı vermeleri gibi konulara zekice ve akıllıca çözümler bulabilirsin.
Yani birde artık merkez iradenin ortaya çıkmış olması gibi durumlar söz konusu iken ve merkez irade iyiliğin kendisi ve özü iken eğer bu gibi bir durumun içindeysen arkanda seni destekleyen ve her zaman yanında olan bir gücün olduğunu bilebilirsin.
Onlar korkunun kendisidirler.
Nasıl bizlerin yapısında merhamet vardır, sevgiye dair bir çok özellik vardır işte korkuda onların yapıları ile ilgili bir durumdur ve cesaret ve bir çok erdemsel özellik onların bu korku ile ilgili olan yapılarını tamamen etkisiz hale getirmektedir.
Sırtlanları ben onların bu durumlarına çok benzetirim.
Bazı aslanlara saldırmaları ve aslanların onlara saldırırken kaçmaları, ancak aslan arkasını döndüğünde tekrar saldırmaları işte obsedörlerin özeliklerine benzeyen bazı durumlardır.
Bu durumu dünya yaşamına uyarladığımızda, yani onların üzerine yürümekle sonrasında herşeyin bittiğini, ders aldıklarını düşünmeden tamamen sonuca ulaşana kadar fırsat vermeyceksin hiç birine diyebiliriz...
Yoksa yine devam ederler saldırmaya...
Çünkü yapıları böyle onların, yani formsal olarak...
İşte bu açıklama ile bütün korkutmaların, korkmaların onlarla ilgili olduğunu söyleyebiliriz.

Hiç bir şeyden korkmaya gerek yoktur, bizim mayamız, bizim temel özelliklerimiz sevgi ile ilgilidir, iyilik ile ilgilidir, cesaret ile ilgilidir ve bizleri, hepimizi bu anlamda çevrelemiş olan ve sizlere gereken zaman ve durumlarda her şekilde yardımcı olmakla ilgili olarak çalışan sayısı çok fazla iyilikle ilgili oluşumlarımız vardır artık...
Sen iyilikle ilgiliysen, bilmelisin ki yalnız değilsin tatlım...
Korkmaya hiç gerek yok ancak cesur olmakla ilgili de nasıl davranılması gerektiğini de bilmelisin, ben korkmuyorum diye uçurumdan atlamakta aptallık olmaktadır, değil mi?
Mucks...
Sevgiler. Tık.







|
|
|