Bir kere şudan emin olmalısınız, herkesin düşünceleri kendilerine özel şekilde çalışmaktadır. Kesinlikle merkez olmamla ilgili düşüncelerinizi, özel anlarınızı görmek, bilmek gibi durumlar söz konusu olamaz, bu yasakların bir çoğunu uygulamak anlamına gelir..:)

Sonrasında sizin aslında yaşattığınız karakterin görgü ve tecrübesi, olması gereken bilgilerini içerisine alan bir anlayış şeklinde zihinsel alanınız, yanılgı alanında var olduğunuz anlarda ortaya çıkmaktadır ve bu alanınızla, benim bilgi ve tecrübelerimle ilgili olarak kullanabildiğiniz kadarını kullanmaktasınız.

Bu durumlarda obsedörlerin oyunlarının bir parçası yoksa bana kalsaydı, hepinizin kendi zihinsel seviyemi kullanmanızı ister ve böylece bir ordu gibi bir kaç günde herşeyi hallederdik, ama bu durum en başından ayarlanmış ve siz, benimle bağlantılı yer olarak bakan, gören, duyan yeriniz sizi ifade etmektedir ve bu alanda sizinle ilgili olmayıp, merkez varlığın zihinsel alanı ile ilgilidir ve bu görme, duyma, bilme ve farketmek gibi bir çok duyudan olması gereken kadar bir bütünlükle rolünüzü oynarken, sizin algılarınızın ve düşüncelerinizin, zihin gibi duran düşünce sisteminizin çevresi yanılgı dünyasının şartları nedeniyle obsedör oluşumların, obsedör düşünsel alanların ve tesirlerin etkisi altındadır ve size kötü, olumsuz, negatif şeyleri düşündüren hep onlardır. Sizin düşünsel yapınızda kötü düşünmek gibi bir özellik yok aslında...

Şimdi test edelim, size sizi göstermeye çalışayım içinizde....

Şimdi beni dikkatlice dinle, oku, sana söylediğimi bir kaç saniye sonra yap, ne okuduğunu anla ve yap olur mu?

Şimdi senden ayağa kalkıp başını tavana çevirmeni istiyorum, 2 saniye bak ve bu ayağa kalkma ve yukarı bakma sürecini takip et ve sonra otur... Hadi...

Yazının devamını bunu yapınca oku...

Bak işte sen nerdesin biliyormusun, ayağa kalkma isteğini belirtip kalkan ve sonrasında kararı ile kafasını yukarı çeviren ve oraya 2 saniye bakmak için kendisini bekleten ve sonra oturmak için içinde karar verip düzenle oturma pozisyonu alan yersin içinde...

Karar vermekle ilgili olan tarafınla kendini daha iyi anlayabilirsin...

Bunun dışındaki sağdan, soldan, bir yere bakarken aklına gelenler, çağrışımlar, sesler, onların hiç biri sen değilsin, senin düşüncelerin değil, çevremiz düşünsel çöplük halindeydi bir zamanlar ve yavaş yavaş temizleniyor ve sen işte az önceki örnekteki gibi isteyip öyle düşünce üreten ve istedikten sonra düşünceleri oluşturan şeysin, yersin, istemeden gelen düşüncelerin kesinlikle sana ait değil, bunu unutma, onları sen düşünmüyorsun sana zorla düşündürülüyor olabilir, sen düşüncelerini kabul ediyorsan onlar senin düşüncelerin olur, içeride karar veren ve düşüncelerini artıları ve eksileri ile düşünerek kabul eden yersin ve kabul etme sonrasında o düşünceler sana ait olmaktadır, bu düşünceleri karar vererek sen üretiyorsan ve sonrasında kabul etmiyorsan da o düşünceler sana ait değildir, bu anlamda kabul etmek geçerlidir, çünkü sana yanlışlıkla bile düşündürmeler söz konusu olabilir....

Bu yaşam alanının sorunlu ve bozuk düşünsel alanları, yaşam halleri, her yer, çevren enerjiden oluşmaktadır ve hepsinin üzerinde kimbilir kaç obsedör kötü bilginin etkisi var ve enerjiler etkileri böyle düşünceler olarak yaymakla daha çok ilgilidir.

Şunu bil ve kendini, geçmişini buna göre denetle, içini rahat tut, sen düşünmeyi isteyip, ne düşüneceğini seçerek düşünen yersin ve sonrasında da bu düşünceleri kabul ederek kendi düşüncelerin olup olmadığını belirleyensin...

Diğerleri kesinlikle seninle ilgili değil...

Karar veriyorsun ve düşüncelerin oluşuyor, az önce ayağa kalkıp bakman gibi sen kendi düşüncelerini takip ediyor kontrol ediyorsun, diğerleri seninle ilgili değil, düşüncenin yapısı normalde böyledir, istenildiği zaman ortaya çıkar, bu düşünsel yapı tamamen obsedörlerin oyunu ve düzensizlikleri, böyle saçma bir zihinsel alan durumu olamaz, sürekli düşünen, susmayan, saçma sapan seslerin ve görüntülerin durmak bilmediği, birinin biterel diğerinin ısrarla devam etmesi gibi düşünsel durumlar sorunlu zihinsel yapılanmalarla ilgilidir, normalde zihinler çok duru ve sakin olur ve tamamen en küçük düşüncesinde bile kişilerin kontrolünde olur, ancak dünyada öyle değil, çevremiz daima bize istemediğimiz şeyleri de düşündürmekle ilgili, yaşanan olaylar, durumlar, kişiler...

Yani sakın endişelenme, niyet demek, işte karar vermen demek, karar veriyorsan yapmak için niyetin öyle oluşur, saçma sapan etkilerin oluşturduğu düşünceler niyetlerle ilgili olamaz...

Ve bu düşünceleri kabul etmek...

O düşünceleri kabul ediyorsan o düşünceler sana aittir, dediğim gibi sen üretmiş olsan da ancak kabul etmiyorsan yine sana ait olmaz...

Dışarıdan gelen ve senin üretmediklerini kabul ediyorsan eğer, onlarda sana ait olur, burada kabul etmek en önemli durumdur, diğerleri sonrasında gelir ve kabul etme durumunuda vissaya göre yorumlamalısın...

Obsedörler ve tesirleri benim zihnimde yıllarca durmadan ve bağıra bağıra küfür ederlerdi, hiç bilmediğim argo sözler benim düşünsel sesimle oluşu verirdi, benim ağzımla konuşurlardı tesirler, bunu nasıl söyledim derdim kendine kendime, zamanında tabi, o kadar etkiliydiler ve içinde nerede olduğunu anlarsan, onları kabul etmezsen, çevreden gelenlerin seninle ilgili olmadığınıda bilirsen, sonra allak bullak bile olsa düşüncelerin, içinde sorun olmuyor...

Ve zamanla bu yapıyı bilirsen, seninle ilgili olmayanları dışlaya dışlaya bir oluşum hali içine bile girebilirsin...

Birde aklında olsun, düşüncelerinde ve çevrende olumsuzluklar hissettiğinde, karışıklıklar, seninle ilgili olan vissa bilgileri oku, o bilgileri okuman çevrenden olumsuzlukları uzaklaştırır, zihinsel yapında, düşüncelerinde düzen sağlar, anti obsedör bilgilerdir hepsi...

Sevgiler...